Antalya Mutlu Son Masaj Esra Hanım

Antalya Mutlu Son

Antalya Mutlu Son O zavallı ayna, onun ancak görüntüsünü ele geçirebilir, kendisini değil; o zavallı ayna onun görüntüsünü gizli derinliklerinde tüm dünyadan gizleyemez, üstelik tam tersine, şu anda bana olduğu gibi, ele vermek zorundadır. Eğer bunu yapan bir insan olsaydı, ne büyük işkence olurdu. Ama zaten böyle pek çok kişi yok mudur? Onu başkalarına gösterdikleri ânın dışında hiçbir şeye sahip olmayan, özü değil de yalnızca yüzeyi kavrayan, özü ortaya çıkmak istediği zaman her şeyini yitiren insanlar. Tıpkı aynanın, kızın görüntüsünü, yüreğini bir solukta ona açmaya kalkması halinde yitireceği gibi. Eğer bir erkek, yanındayken bile güzelliğin resmim belleğinde tutamasaydı daima ondan uzakta durmak isterdi. Kucakladığı şeyin fiziksel gözün göremeyeceği kadar yakınında olmak istemezdi. Ancak onu uzağında tutarak bu güzelliği tekrar kazanabilir, ona fazla yaklaşıp göremeyecek dununa gelince de belleğindeki resmi gözünde canlandırabilir; dudaklar birbirine yapıştığında olduğu gibi… Yine de, ne kadar güzel! Zavallı ayna, bu ona işkence olmalı!

Antalya Mutlu Son

Antalya Mutlu Son Senin kıskançlık nedir bilmemen ne güzel. Kızın başı kusursuz bir oval; başını biraz öne doğru uzatıyor, böylece alnı da saf ve gururlu bir şekilde, görünürde hiçbir zekâ belirtisi taşımaksızın kalkıyor. Siyah saçları şefkatle örtüyor kaşlarını. Yüzü bir meyveye benziyor, geçiş hatları yusyuvarlak. Cildi saydam, dokununca kadife gibi, gözlerimle hissediyorum bunu. Gözleri,-evet, henüz görmedim, bakışıyla karşılaşacaklar için tehlikeli- kanca gibi kıvrık ipeksi saçaklarla donanmış gözkapaklarının ardına saklanmışlar.

Başı Meryem Ana’nınki gibi saf ve masum görünümde; ve aynı Meryem Ana gibi öne doğru eğiyor başım, ama Tanrı için tefekküre dalmış değil onun gibi. Yüzünde bir ifade çeşitlemesi var. İlgisini çeken şey, nesnelerdeki, dünyasal görkem ve şaşaanın yansıdığı çok çeşitlilik ve değişiklik. Aynaya ve bana bir sağ el göstermek için eldivenini çıkarıyor, beyaz ve bir antika gibi biçimli, hiçbir takıyla süslenmemiş, yüzük parmağında ince bir alyans bile yok.- Bravo! Gözlerini yukarıya kaldırıyor ve her şey ne kadar değişik, ama yine de aynı; alın birazcık daha az kalkık, yüzün ovalliği birazcık daha düzensiz, ama daha canlı. Satıcıyla konuşuyor, heyecanlı, neşeli, konuşkan.