Antalya Masaj Salonu Masöz Burçak

Antalya Masaj Salonu

Bin dokuz yüz ellilerin başlarında, çalışan erkekler eve pek onun benzer biçimde gelmezlerdi. Lionel kâğıtlarını doğruca sokak kapısının tarafındaki, yazıhane olarak kullandığı küçük odaya götürür, dikkatlice masaya yayardı. Evimizdeki tek düzenli oda burasıydı, iş yaşamını evdeki çevresinden koruması çok önemliydi. Sonrasında Antalya Masaj Salonu çocukları denetlerdi, o süre Edward, Anne ve Harriet Northend’deki köy okuluna gidiyorlar ve eve kendi adım atarına yürüyerek dönüyorlardı. Marjorie ile baş başa birkaç dakika geçirir, sonrasında mutfağa gidip çay hazırlar, kahvaltı bulaşığını toplardı. Ev işleri yalnız akşam yemeğinin piştiği saatte yapılıyordu.

Çocuklar yeterince büyüdüğünde yardım etmeye başladılar ama pek işe yaramıyorlardı. Yerin yalnız kıvır zıvırın kaplamadığı kısımları temizleniyordu ve bir tek ertesi güne gerekecek şeyler -çoğunlukla giysiler ve kitaplar- düzene sokuluyordu. Yataklar asla toplanmıyor, çarşaflar nadiren değiştiriliyor, daracık, buz benzer biçimde banyodaki lavabo aslabir zaman ovulmuyordu – sert, gri kiri tırnakla kazıyarak adını yazabilirdi insan. Acil ihtiyaçları karşılamak yeterince zordu – mutfaktaki soba için kyaşam getirilecek, oturma odasındaki ateş kış boyunca söndürülmeyecek, çocuklara yarı temiz okul giysileri bulunacaktı. Çamaşır pazar günleri öğleden sonrasında yıkanıyordu, bu da kazanın yakılması demekti.

Antalya Masaj Salonu

Yağmurlu günlerde, ıslak çamaşırlar evin her tarafına seriliyordu. Ütü, Lionel’ın yapacağı şey değildi, her şeyi eliyle sıvazlayıp düzeltiyor ve katlıyordu. Arada sırada komşulardan birinin eve gelip yardım etmiş olduğu oluyordu ama uzun süre duran çıkmıyordu. Yapılacak işin boyutu çok büyüktü, hem köyün kadınlarının ilgilenmeleri gereken kendi aileleri vardı. Mayhew Ailesi akşam yemeğini mutfakta, karmaşanın daralttığı bir ortamda, çam ağacından yapılmış katlanır bir masada yiyordu. Bulaşıkların yıkanması hep sonraya bırakılıyordu. Yiyecek için hepimiz Marjorie’ye teşekkür ettikten sonrasında, o projelerinden birinin başına geçerken çocuklar sofrayı topluyor, sonra ev ödevlerini yapmak üzere defterlerini masaya getiriyorlardı. Lionel ödev defterlerini denetim etmek, müdürlük göreviyle ilgili çalışmak ve piposunu içerken radyodaki haberleri dinlemek üzere çalışma odasına gidiyordu. Bir buçuk saat kadar sonrasında çocukların yapmış olduklarını kontrol etmek için odadan çıkıyor, onları yatmaya hazırlıyordu. Çocuklara hep kitap okurdu, Edward’a başka, kızlara başka öyküler. Lionel alt katta bulaşıkları yıkarken çocuklar çoğu defa o sesle uyurlardı.